Hazreti Muhammed'in ölümünden sonra, islâm âleminde hilâfet ve imamet meselesinde bir çok mücadeleler olmuş ve nihayet ayrılıklara sebebiyet vermiştir.Hilâfet, bir kimsenin yerine geçmek, vekili yani halefi olmak mana¬sınadır. Geçen zata da (Halife) denilir. Halifeler müslümanların imamı olarak başa geçip devlet idaresini ele alan kimsedir.Hilâfet mahiyeti itibarile iki kısma ayrılır: (Hilâfeti Kâmile) diğeri de (Hilâfeti Suriyye) dir.Hilâfeti Kâmile bütün vasıflan haiz, ümmetin, rıza, seçimi ve biatile hasıl olan hilâfettir.Hilâfeti suriyye ise, şartlan haiz olmadan halkın arzusu hilâfına zorla elde edilen hilâfettir. Hilâfetten maksat, hilâfeti kâmiledir.
Hilâfette iki esas vardır. Biri Hazreti Muhammed'e (Nisbet) diğeri de islâm ümmetine nisbettir. Hazreti Peygambere nisbete (Hilâfeti Nü¬büvvet) denilir ki hakikî hilâfet budur. Devlet idaresinde ve imamette Hazreti Muhammed'e halef ve naib olmaktır. Bu da ona sıhriyet ile kabildir.
ikincisi, müslüman ümmetinin vekâlet ve niyabetidir.Bu da ancak ümmetin rozası ve seçimi ile hasıl olanıdır. Bu şartlar olmadan hilâfet sahih olamaz.Hilâfeti Suriyye zahiren hilâfet ise de, hakikatde değildir, saltanattır, padişahlıktır.Bütün (Emevî) ve (Abbasî) halifeleri böyle idi. Hakikî halifeler değil, surj halifelerdi. Hazreti Muhammet demiştir ki, «Benden sonra hilâfet otuz senedir. Bundan sonra hilâfet ısırıcı bir sal¬tanata inkilâp edecektir.
Hazreti Muhammed'in ölümile islâm dünyasında .hilâfet meselesi bir dâva olarak sürdü.
islâm dininin kurucusu (Hazreti Muhammed Sallaluhu Aleyhi Vessellem) 632 tarihinde Medinede vefat edince ashabı telaşa düştü.Peygamber efendimizin defninden sonra hilafet sorunu ortaya çıktı.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder